İlkokul 5’te Anadolu Lisesi sınavına girmiştim,sonucu görünce,ailem bunu öğrenince bana çok kızacaklarını düşünmüş,çaresiz durumda olduğumu düşünmüştüm..Çaresiz değilmişim,o kadar da önemli değilmiş meğer,çaresi varmış,başka bir yol varmış..
Babam bildiğim kişi kansere yakalanmıştı,sadece 4 ayda ölüme götürdü onu bu illet,günden güne eriyordu,çaresizdim,elimden bir şey gelmiyordu ve de kimsenin elinden,o adam sadece benle özel bir konuşma yaptı,çare ondaymış meğer,dert eden ölümü bizlermişiz,varmış başka bir yol..
Çaresizlik diye bir şey olmayabilir belki de..Yani senin düşündüğün yoldan bu iş halledilmiyor diye buna çaresizlik mi demelisin?Diğer yoldur belki çare,senin yolun doğrudur diye birşey yok ki..!
Çaresizlik,umutsuzlukdur bana göre..
Eğer çok çaresiz olduğunu düşünüyorsan şu resme bir bak,aman dileyen bakışa dikkat et,umutsuzluğu gör..Bence ÇARESİZLİK böyle birşey..
Evet,her zaman bi çare vardır.bazen göremememiz çarenin yok olduğu yada tükendiği anlamına gelmez.Senin baktığın yerde olmayabilir ama oralarda biyerde mutlaka vardır.İyi bak,bidaha bak…
Umut, bir başkasının elindeyse, senin çaresizliğin; özgürlüktür…
hedeflerin ve umutların varsa gerisi hikaye.yeterki hiç vazgeçme
her zaman bir çare vardır. bazen bir adım atmamız bazense bir ömür yaşamamız gerekebilir…
annemin ameliyat olması gerektiğini öğrenince kendimi çok çaresiz hissetmiştim. tam olarak teşhis konulması, rahatsızlığının ne olduğunun öğrenilmesi vakit almıştı. bu bekleyiş tam bir çaresizlik denizine sürüklemişti beni. o denizde boğuluyordum sanki kendi hıçkırıklarımın arasında. ben doktor değildim, hatta konulan teşhisi bile anlamamıştım. elimden birşey gelmiyordu sanki. ama o zaman öğrendim DUA nın en derin, en anlamlı çare olduğunu.. demek ki aslında bir çare varmış..
Hani birilerinin dediği gibi; “Çaresizseniz çare sizsiniz”… Hayatta bir çok zorlukla karşılaşır insan, aslında hepsi birer imtihan, önemli olan elinden gelenin en iyisini yapmaktır. Başarıya götüren yol asla tek değildir…