Bazı şeyleri daha iyi görebilmek için yaşça ve başça olgunluğun gerekli olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum.Eskiden bir masaya baktığımda en üstteki düz zemini görürken,şimdi kafamı aşağı eğmeden “4 ayağının da” olduğunu, o yere sağlam basan 4 ayak sayesinde üstteki düzlemin bu kadar düz durabildiğini anlayabiliyorum..
Tabi burdan çıkan sonuç,bilgin derecesinde bir birikime,iç huzura kavuştuğum ya da elediğim unlar sonucu duvardaki elek koleksiyonuma yeni elekler kattığım değil..
Sadece eskiye nazaran bir ilerleme..
Karakter,kişilik,tıynet,yaratılış,huy,maya..Ne dersen de işte.Benlik..
Hani günlük sohbetler arasında geçer ya; “Yok,o çocuğun karakteri daha oturmamış..” Karakterin oturması için ortalama bir yaş var mı acaba?
Emin olduğum ergenlikten sonra olduğudur..Ergenlik sırasında hormonlar izin vermiyor,karakterin şöyle rahatça bi oturmasına..
Ergenlikten sonra ne zaman oturuyor bu karakter,kişilik?
Kaç defa değişiklik gösterebiliyor?
Gözlemledim ki,çok kere değişebiliyor..
Üniversite sırasında bunu çok daha iyi gözlemleyebildim.Üni 1’de tanıdığın sandığın kişiyi,üni 4’te tanıyamıyorsun,“kimsin sen,eski tanıdığım kişiye naptın ulan” diyebiliyorsun içinden..
Karakteri değiştiren çok etken var.Heralde en meşhuru “paradır” di mi?
Parayı gördü dötü kalktı,parayı gördü bizi tanımaz oldu,klişe laflardandır..
Hımm,diğer önemli etken de “din” olsa gerek..Dinin getirdiği ve kabullendiğin, ortak ve değişmez öğeler içerisinde yoğrulan karakterlerin de benzerlik göstermesi doğal oluyor..
Başka ne var..Çevre var..Çevre adamı bozar derler ya hani..Tabi hep menfi yönde olacak değil,müspet olarak da etkiliyebilir..İyi bir çevrede insan kendine bir çok şey katabilir..
E tabi,karakter üzerindeki,hani o daha hamur olduğumuz dönemlerde bizi ilk yoğuran,ilk şekli veren de aile olmuştur..
Çok etken varmış be..
Bir de fıtrat olayı var hani..Adam mesela çok fevridir.Fıtrat der çevredekiler.Ahmet Bey,çok sinirli,ama fıtratı öyle napsın..Fıtrat olayı tam olarak böyle olmamalı zannımca.Yani sonuçta biz “Şirinler” değiliz ki..Somurtkan Şirin,Şakacı Şirin gibi bişey olamaz..Bi adam doğuştan nasıl sinirli olabilir ki?
Ne biliyim,doğuştan sinirli olunca insan nası olur ki?Mesela daha 6 yaşında falan Ana-Babaya laf sokan veletler falan var mıdır?
Fıtrattan kasıt,ortak insani değerler olmalı..Merhamet mesela..Diyeceksin ki o zaman,madem bu ortak duygu,Irak’ı işgal eden ve türlü insanlık ayıplarına imza atan Amerikan Askerlerinde merhamet nerede?
Ona göre bir Irak’lıyı öldürmek bir merhametsizlik değil ki!Doğuştan gelen merhamet duygusu,işte bu yukarıda saydığım faktörler tarafından şekillenmiş..
Şaşırtıcıdır ama mesela Irak’ta bir sivili gözünü kırpmadan öldüren bir Amerikan Askeri,gene Irak’ta gördüğü bir sokak köpeğine merhamet edip et verebilir…
Hiç Uluslar Arası Adalet Divanında,Savaş Suçluları mahkemesinde yargılanan eski komutanlara,liderlere dikkat ettin mi?Yaptığı şeylerden hiç pişmanlık duymadıklarını,ulusu,vatanı ya da her neyse,onun için yaptığını söyler.Onun için 1 milyon kişinin ölmesi gerekliydi ve öldü.Merhametsizlik değil onun için bu durum..
Garip geliyor değil mi?
Ama durum böyle..
Son olarak Üstad Fuat Ergin’den bir söz; Dünya 6 Milyar Yaşında / Nazi İdeolojisi Başında…
zynp insan doğuştan bazı özelliklere yatkın olabilir ama bahsettiğin gibi o yaşta öfkeli bir çocuğun heykeltıraşı ailesidir. aile çok önemli…
hani insan 7sinde neyse 70inde de odur derler ya, işte bu 7den 70e değişmeyen şey sanırım fıtrat. yıllar insana çok şey katar, çok şey değiştirir, ama insanın özü değişmez işte. insan özünde sinirli olabilir mi?? olabilir sanki. bi yakınımızın 5 yaşındaki oğlu öfkelendiğinde çok farklı tepkiler verebiliyor. yani 5 yaşında standart bir çocuktan belirgin şekilde farklı bir öfkesi var. şaşırtıcı gelio bana hep bu çocuk! evet o özünde öfkeli biri. fıtratı bu sanırım 🙂
güzel yazı,teşekkürler..Şirinler olayına bittim 😀