Kültürümüzün güzelliğinden midir,Dünya Tarihinin her anına şahit olmuş bir geçmişe sahip olmamızdan mıdır bilmem ama,her olay her durum için bir Atasözümüz mevcut,ama her durum için…
Tartışmalarımız içinde Atasözlerini dayanak göstermeyi severiz,eğer tartışma içinde duruma uygun bir atasözünü kullandıysanız 1-0 öndesinizdir nedense..
Bakın bir kaç örneğim mevcut;Eğer karşınızdaki kişi sizden daha fazla okul okumuşsa şu atasözünü duymak sizin için kaçınılmazdır “Okumak cahilliği alır,eşeklik baki kalır” Bakın hem lafı yediniz,hem de bir hayvana benzetildiniz…Hobaaa!
Toplum içinde bir şeyden bahsedilince eskaza üstünüze alınırsanız sıradaki Atasözümüzü ağzınızın ortasına yapıştırırlar,aman diyim ; “Yarası Olan Gocunur” bir de bunun üstüne “Ateş olmayan yerden duman çıkmaz” ı yerseniz,bittiğiniz an o andır…
Bir elin nesi var iki elin sesi var atasözünden yola çıkarak bir grup çalışmasına hevesle sarılırsınız,ama tabi bazı aksilikler olabilir,normaldir bu..Bir üçüncü kişi gelip “Nerde çokluk orda bokluk” u söyleyince ne azim kalır ne heves…
Dikkat ettiniz mi nedense hep karşı tarafı bozma durumu var,hayır bunun sorumlusu Güzel Atasözlerimizdir demiyorum,bu atasözlerini kullanırken aslında gizlenen komplekslerimiz mevcuttur..Tartışmayı kazanmak veya karşı tarafa ya da üçüncü şahıslara haklı olduğunuzu göstermek için “Lan Atasözünü döşersem bu tartışmaya kimse karşı çıkamaz” durumu var..E sen nesin peki bu tartışmada,senin kattığın nedir tartışmaya,senin görevin Atasözünü hatırlatmak mıdır?
Saygılar…
ewt bu sözlerden biri kullanılınca artık onun üstüne laf söylenemez, o artık çürütülemez sanki..bazıları birine karşılık demeyi bırak, kendi söyleyip yine noktayı da kendi koyar..sonra da ENÇOK KENDİ GÜLER… misal,
‘içki kötülüklerin anasıdır-ana gibi yar olmaz…………….’
şeklinde muhabbetlere şahit oldum…
kimseyi niye böyle saçma saçma uğraşıyosun diye yargılayamam.ama o bundan mutlu oluyo,belki de haklıdır..biz niye bukadar kolay mutlu olamıyoruz…??!!!