Hepimiz birer bireyiz ve hepimizin ihtiyaçları var. Yok ben androidim benim bir ihtiyacım yok diyen varsa yazının başında mümkünse terk eylesin sayfayı ya da konuk olarak izlesin.
Aslında bahsini açacağım 4077 sayılı kanunda birçok madde bulunmaktadır ama günlük hayatta işimize yarayabilecek olanları anlatmaya çalışacağım.
Aga öncelikle tüketicinin bildiğimiz tanımını değil, hukuktaki tanımını yapmak gerekir.
4077 sayılı kanunun 3. maddesinin e) bendinde açıklanan şekliyle tüketici, bir mal veya hizmeti ticari, mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi, ifade eder. Yani işyerinize aldığınız bir ürün için tüketici konumunda değilsiniz demektir bu. Bu sebeple de bu davalara Genel Yetkili mahkemeler bakar. Konumuza dönüp tüketiciye gelince,
1- Ayıplı Mal ve Ayıplı Hizmet: Yine 4077 sayılı kanunun 4. maddesinde yer alır. Açık ayıp ve kapalı ayıp olarak ayrılır. Açık ayıp, görünürdedir, misal verecek olursak bir siyah kapı almışsınızdır ve üzerinde sarı bir çizik vardır, bu açık ayıptır ve tüketici bu ayıbı, malın tesliminden itibaren 30 gün içerisinde bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı da, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.
Kapalı ayıpta ise aynı siyah kapının aslında kolu bozuktur ve bu belli değildir zaman içerisinde ortaya çıkmıştır bu ayıp. Bu yüzden 30 gün içerisinde bildirme yükümlülüğü yoktur.
Bir diğer unsur ise satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, imalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde “özürlüdür” ibaresini içeren bir etiket konulması zorunludur. Yalnızca ayıplı mal satılan veya bir kat ya da reyon gibi bir bölümü sürekli olarak ayıplı mal satışına, tüketicinin bilebileceği şekilde tahsis edilmiş yerlerde bu etiketin konulma zorunluluğu yoktur. Malın ayıplı olduğu hususu, tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde gösterilir.
Şimdi yazacağımın aslında sizinle pek ilgisi yoktur, yalnızca “su mahkemesi” olmaktan bıktığım için yazıyorum. Hatta yazmıyorum ulan ASKİ’ye sövüyorum sadece içimden, kibarca ama..
2- Garanti Belgesi: 4077 sayılı kanunun 13. maddesidir. Satıcı; garanti belgesi kapsamındaki malların, garanti süresi içerisinde arızalanması halinde malı işçilik masrafı, değiştirilen parça bedeli ya da başka herhangi bir ad altında hiçbir ücret talep etmeksizin tamir ile yükümlüdür. Tüketici onarım hakkını kullanmışsa, garanti süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yararlanamamanın süreklilik arz etmesi (aynı arızayı 3 kez vermesi) veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması ( 30 iş gününün ) veya tamirinin mümkün bulunmadığının anlaşılması hallerinde (servis formları veya bilirkişi incelemesiyle mahkeme kararıyla), 4 üncü maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir (Az önce bahsettik ya la ondan). Satıcı bu talebi reddedemez.
3- Tüketici Kredisi: 4077 sayılı kanunun 10. maddesidir. Burada bilmemiz gereken önemli şeyler; Taraflar arasında akdedilen sözleşmede öngörülen kredi şartları, sözleşme süresi içerisinde tüketici aleyhine değiştirilemez, şu çok önemli ki önümüze gelen ihtiyati haciz taleplerinde en çok kullandığımız cümlelerden biri “Tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde, kredi veren, asıl borçluya başvurmadan, kefilden borcun ifasını isteyemez.” Yani önce asıl borçlu kimse ona gitmeli, sonra kefile gitmeli yoksa kefil ona gelebilir kafa atabilir..
Tüketici Sorunları Hakem Heyeti
İl ve ilçe merkezlerinde, 4077 Sayılı Kanunun uygulamasından doğan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla en az bir tüketici sorunları hakem heyeti vardır.
Kısaca 5 üyeden oluşur, dava değeri 938,75 TL nin altında olan uyuşmazlıklarda tüketici sorunları hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar tarafları bağlar. Taraflar bu kararlara karşı onbeş gün içinde tüketici mahkemesine itiraz edebilirler. İtiraz, tüketici sorunları hakem heyeti kararının icrasını (kararın uygulanmasını) durdurmaz. Ancak, talep edilmesi şartıyla hakim, tüketici sorunları hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir. Tüketici sorunları hakem heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin vereceği karar kesindir.
Tüketici Mahkemeleri:
Dava değeri 938,75 TL nin üzerinde olan uyuşmazlıklara ve tüketici sorunları hakem heyetlerinin itiraz mercii olarak görev yaparlar. Ankara’da ASKİ sayesinde su mahkemesi olmuşlardır. Kimisi su aboneliğini yaptıramamıştır çünkü iskan raporu ya da iskana başvurusu dahi yoktur, kimisinden de kanal katılım ve şebeke hisse bedeli altında 3.500,00 – 4.000,00 TL civarında para istenmektedir. Neyse konu ASKİ değil yine nereden geldik ASKİ’ye yahu.. Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri genelde şikayetleri pek incelemeden tüketici lehine karar verdiği için bol miktarda hakeme itiraz davası bulunmaktadır ellerinde. En nihayetinde hakem heyetlerinin verdiği kararları iptal etme ya da kabul ederek (onama gibi) uygulanmasını sağlama yetkisi vardır.
Bunların hepsinin dışında tüketici harçtan muafır. Her türlü resim ve harçtan hemde. Siz yine de ulan iyiymiş gidip dava açalım demeyin, bizde can taşıyoruz, yeteri kadar dava var. Hem davayı kaybederseniz eğer karşı tarafın ücreti vekaletini ödersiniz ve bilirkişi ücreti gibi canınızı yakabilecek dava masrafları da üzerinize kalır. Tüketici olarak soru ve sorunlarınız olursa dilimin döndüğünce anlatmaya çalışırım yine, kalın sağlıcakla.. (Bu arada cep telefonum arıza yaptı servise verdim, 3 hafta oldu, 30 iş gününün dolmasını bekliyorum, bir yıl kullanıp bıkmıştım para iadesi alacağım)
tüketici hakem heyetinde davam 14 ay oldu yanıt yok.
Hakem heyeti kararına itiraz içn banka karşı dava açtı bu davaya katılmam gerekir mi?
Tüketici Hakları Hakem Heyeti kesinlikle işe yarıyor ve yüzyılın kolaylığı denilebilir.
Finansbank’ın haksız yere aldığı 620. küsur TL’yi Hakem Heyeti kararıyla kuruşuna kadar geri aldım.
Haklarınızı arayın.
BEN BİR SALAĞIM BEN BİR MALIN ÖKÜZ HAYVANIM EŞŞEĞİM KELİM ÖLENNNNNN:!
şahit olduğum bir olayda bir anonim şirket 142 ytllik fatura alacağı için hakem heyeetine baş vurdu
*ali,
kusura bakma senin için de bir sene kadar geç kalmışım .s
şimdiye kadar bir bilgisayar daha almışsındır muhtemelen .s
Burada söylemem gereken şu ki servise bir ürün gönderirken servis formuna yazdırmanız gereken şeyler. Öncelikle ürünün tam arızasını mutlaka yazdırın. Sonrasında iade talebiniz varsa bunu mutlaka yazdırın. Servis fişlerini kaybetmeyin. Garanti belgesi yönetmeliği değişti, göz atmanızı öneririm bir de.
*İ.Tolunay,
farkındayım çok geç bir cevap oldu ancak kusura bakma.
aga cevap verecem de bi buçuk sene olmuş o telefonun üstünden çok sluar akmıştır yahu :s
*Sinan ,
ben kanun maddesinde yazanı yazdım ancak buna rağmen şirketlerin, tüzel kişilerin tüketici mahkemesinde davalarının davacı sıfatıyla görülmediğini anlatmak istedim. Davacı sıfatı olabilmesi için, hakem heyeti kararına itiraz davası açması gerekir, diğer şartlarda direk davayı açamaz. miktara göre sulh hukuk – asliye hukuk mahkemeleri bakar. bir örnek vermek gerekirse işyerine 1500,00 TL ye aldığınız bir televizyon için tüketici mahkemesine değil sulh hukuk mahkemesine başvurmanız gerekir.
Konuyu yazan arkadaş bir yerde yanlış yazmış diye düşünüyorum. İşyerimize aldığımız ürün için tüketici konumunda değiliz cümlesi bence hatalı bir yorum. Dikkat edilirse tüketici gerçek ve TÜZEL kişi deniyor TÜZEL kişi demek zaten ticaretle uğraşan kişi anlamına gelmiyormu ? Ben TÜZEL kişi olarak mal veya hizmeti alıp evimde kullanamamki.
Bence bu cümlede ifade edilmek istenen eğer ben bu işin ticaretini yapıyorsam tüketici değilim örneklersek yazıcı aldım ve yazıcı satış işi ile uğraşıyorsam tüketici değilim ama muhasebecilik için işyerime aldığım yazıcı bana tüzel kişi olarak tüketici sıfatı kazandırır. Benim yorumum bu şekilde hukukçu arkadaşlar daha iyi bilirler.
Tüketici Hakları Hakem Heyeti kesinlikle işe yarıyor ve yüzyılın kolaylığı denilebilir.
Finansbank’ın haksız yere aldığı 620. küsur TL’yi Hakem Heyeti kararıyla kuruşuna kadar geri aldım.
Haklarınızı arayın.
Ben thosiba dizüstü l655-15h pc aldım aldığımdan beri poş cdleri görmüyor ve bazı cdleri okumuyor 20nci gün servise götürdüm sorunumu anlattım 1 ayı dolmamış cihazımı değişimini istedim trabzondaki servisi değisimi istanbuldaki servisinin bir arıza görürse yapacağını söyleyip gönderdiler istanbula gitdi 15 gün kaldı orda cihazda sorun yok diye geri yolladılar aynı gün cihazı kargodan aldım servise götürdüm orda acıp baktılar aynı sorun ve alıp dekrar kargoya verdim sorunlarını anlattım istanbuldaki servis bu sefer cihazda donanımsal arıza var dedi cihazı yanlış kurmusum dediler 100 tl masraf cıkardılar bana bende cihazı bimexden aldığımda zaten kurulmuşdu ben bişey yapmadım dedim eğer bana masraf cıkartıyorsanız cihazı yapmayın gönderin tükedici haklarına gideceğimi söyledim tamam yapmadan gönderiyoruz dediler ne yapmalıyım sizce 20 gün oldu bu arada 1 ayı gecti ama servise verdigim tarihli ve aldığım tarihli bütün faturaları bende Bu kategoriden rastgele konular:
nokiadan 5800 telefon aldım 4 aylık makinayı 3 kere aynı arızadan servise verdim son verişimde para iadesi istedim nokia yı aramamı söyledi kvk servisi.aradım hiç bir şey yapılamayacağını tamir olacağını söylediler..para iadesi istiyorum ne yapabilirim.teşekkürler şimdiden
teknosada sorun yaşamamak için ananın karnından şanslı doğmalısın. Böyle zeki çalışanlar görmedim ben. Web kamera alıyorum, bozuk çıkıyor. iade edicem, ama paketinden çıkarmışsınız diyor. Paketinden çıkarmadan nası annıycam bozuk olduğunu ulan? Malum mu olacak bana????
Zaten genelde büyük mağazalardan geliyor aslında bu tip olaylar. Yukarıda da belirttiğim gibi, tüketici sorunları hakem heyetine başvurabilirsiniz bunun için.
Bende geçenlerde TeknoSa’dan bir ev telefonu aldım. Ödeme yaparken kasiyer hanım bana “3 gün içerisinde herhangi bir mazeret bildirmeksizin getirip para iadesi alabilirsiniz” dedi. Sadece gülümsedim ve yoluma devam ettim.
Bu tip mağazaların birçoğu kafasından kanun uydurup müşteriyi de inandırmaya çalışıyor..
En niyayetindeyse umarım istediğiniz para iadesini alabilirsiniz..
19.07.2010 tarihinde Sarar Büyük Mağ. Konya Kulesite Şubesi’nden aldığım A-888713 seri-sıra nolu fatura ile belgeli 4 parça üründen bir tanesinin ürün bilgisi içeren iç etiketindeki ile yine ürün bilgisinin yanı sıra fiyat bilgisini de içeren dış etiketindeki barkod dâhil olmak üzere tüm bilgilerin farklı olduğunu ertesi gün anladım. Yani aldığım ürünün değil de başka bir ürünün bedelini ödemiş oldum. Yine diğer bir ürünün kumaşında ciddi bir leke fark ettim. Bu durumu mağaza müdürüne ancak 21.07.2010 tarihinde iletebildim. Çünkü başka bir şehirde ikamet ediyordum ve ulaşmam mümkün değildi. Mağaza müdürü Erkan Bey dilediğim yerde hakkımı arayabileceğimi, kendisinin de bir çalışan olduğunu ve verilen talimatlar gereğince iade almalarının mümkün olmadığını söyledi. Oysaki ben aldığım 4 parça üründen sadece 2 tanesinin iadesini talep etmiştim. Herhangi bir kötü niyet taşımadığım gayet açık. Eskişehir ve İstanbul’daki yetkililer ürünü İstanbul’a kargo ile göndermemi ve iade yapılıp yapılmayacağına kendilerinin görerek karar vereceklerini söylediler. Hakkımı arayacağımı dile getirince tamam aide alalım dediler ve 2 parça ürünü teslim aldılar. Buna binaen fatura üzerinde düzeltme yaptılar. İade aldıkları ürünlerin bedelini kredi kartıma geri yansıtmak için kart bilgilerimi de aldılar. Ancak iade henüz gerçekleşmedi. 168 TL iadenin gerçekleşmesini istiyorum. Sarar markasının bu tutumu beni çok üzmüştür. Bu markadan artık alışveriş yapmayacağım.