Dünya iyiye gitmiyor değil mi?Gidiyor mu yoksa?Peki iyi olan ne?Kime göre,neye göre iyi?İyinin iyi olduğuna kim karar veriyor?Bu yazıyı yazdığıma göre şimdilik ben karar veriyorum..
Bir yandan Amerika ve kankaları yeni dünya düzeni için,sırasıyla dünyayı düzmekteyken bir yandan da sivil toplum örgütlerinin çabası göze çarpıyor..Aklına gelen dünya çapında bir sivil toplum örgütü var mı?Benim aklıma ilk Greenpeace geliyor..Ancak benim aklıma çok farklı bir şekilde geliyor bu Greenpeace’çi amcalar,teyzeler..Nasıl mı?Önce şu aşağıya yazacağım hikayeyi bir oku sonra anlatıcam(vallahi anlatıcam,anam babam ölsün)
Kudüs’te görevlendirilen bir gazeteci, Ağlama Duvarı’nın önünden her geçişinde, yaşlı bir musevînin orada öyle durup dua ettiğini fark etmiş. Bir hafta, iki hafta… sonunda adamla bir röportaj yapmaya karar vermiş. İzin alip teybini açmış, sormuş adama:
– Adınız ?
– David, Polonya Yahudisiyim. Yaşım 65. Smalla’da bir manav dükkânım var. Evliyim. İki çocugum Tel Aviv’de bir çiçek serasında çalışıyor…
– Sizi her gün burada, Ağlama Duvarı’nın önünde, dua ederken göruyorum.
– Evet, her sabah dükkânı açmadan buraya gelirim. Dünya barışı ve insanların kardeşliği için dua ederim. Öğle tatilinde bu sefer insanların mutluluğu, acıların sona ermesi için Yaradan’a yalvarırım.
Akşam da, eve dönerken, bu kez dürüst ve iyi insanların esenliği için dua ederim. Cumartesi günümü de burada, yine dua ederek geçiririm.
– Ne güzel! Kaç senedir bunu sürdüruyorsunuz ?
– İsrail’e göçtüğümden beri, yani 40 yılı geçti.
Gazeteci çok etkilenmiş, heyecanla sormuş:
– 40 yıldır her gün dua ediyorsunuz. 40 yıldır yılmadınız. Bugün nasıl bir duygu içindesiniz, neler hissediyorsunuz ?
Uzun uzun ic geçirmiş yaşlı Musevî; sonra bezgin bir sesle cevap vermiş:
– Vallahi artık bilemiyorum, demiş. İçimde, sanki gerçekten duvara
konuşuyormuşum gibi bir his var..
Ahan da olay bu..Ha gelelim yukarıdaki mevzuya,Greenpeace eylemleri hep ses getirmiştir,açık denizde balina avlarına karşı çıkmıştır bu örgüt,atmosfere gaz salınımları sebebiyle bilgilendirme kampanyaları yapmıştır,çaba sarfetmiştir hep..Şöyle düşün,bilim adamları küresel ısınma diye bas bas bağırıyor di mi?Kyoto protokolüne imza koymayan devletlerden biri de Amerika değil mi?Sanıyor musun ki umrunda mı dünya Amerika’nın..Umrunda değil..Amerikanın düşüncesi şu bence;dünyanın eğer 100 yıl ömrü kaldıysa,bu 100 yıllık sürede kral gene ben olmalıyım..Ozon tabakasıymış falan alayı tırt diyor : ) Greenpeace’le olayı nasıl bağlayacağıma gelirsek..Bence bu Greenpeace örgütü Amerika destekli (Yuhhh,ohhaaaa,çüşşşş dediğini duyar gibiyim ama bi dinle) niye mi?Dünyaya en çok zarar veren zararlının Amerika olduğu Ay ışığında parlayan beyaz adam kıçı gibi ortada,ama Amerika şöyle düşünmüş olmalı,ben bir örgüt kurdarıyım ve bu diğer dünyadaki insanlarda sanmasın ki bana hiç karşı çıkan yok..Yani olay, suni muhalefet..Çok mu abartılı geldi,komplo teorisi mi diyorsun?Belki öyle belki de değil..
Ha bir de düşüncelerimi yukarıdaki hikayeyle bağdaştırayım da sonradan,hay senin üslubuna tüküreyim deme..Dünyaya zarar vermek için uğraşan böylesine bir güç varken,sen istediğin kadar sivil toplum örgütü kur,gökdelenlerin bilmem kaçıncı katında pankart aç,kendini birbirine zincirle,hatta zincirlemeye çinden başla,peru’da bitir,hiç bir boka yaramaz dostum,hiç bir boka..Ha rüzgara karşı işemişsin,ha duvara karşı konuşmuşsun,hiç farkı yok..!Bak İngilizce de bir deyim varmış, “face the music” diyor gavurlar,yani yaptığın hatalarla yüzleş gibisinden,aslında Türkçeye tam çevirisi şu olmalı “gör ebeninkini”
Amerikaaa,Amerikaaa face the music laann!Gör Ebeninkini
Malesef derneklerin bazılarının kime hizmet ettiğini znlamak güç olabiliyor
‘suni muhalif’ fikriniz hiç de orijinal değil. bu zaten pek bilindik bir gerçektir.
buarada, greenpace ‘shell’ tarafından desteklenmektedir.