İşin dini boyutunu geçtim,katip meleklerin her saniyeyi temize çekerek deftere geçmesinden bahsediyorum,şu hayatta ne bok yiyorsan kayıt altında,bir gören,bir duyan illa ki var..Ha Robinson Crouse modunda bir adada tek başınaysan o ayrı..(ama sonradan bir de Cuma gelmişti adaya di mi?)
Süreç farklı işliyor tabi,15-16 yaşına kadar yaptıkların önemsenmiyor pek,hani biri gelse “lan sen altına işiyodun” falan dese,tebessüm eder,“çocuktum ulan,zıçmadığıma dua et” der geçersin..Ama yaş ilerledikçe geçmişte yaptığın olumsuz şeyler “geçmiş” olmuyor bir türlü..Senin takipçin,bir yerlerde çıkar karşına illa ki.
E peki,hani beşerdik ve şaşardık,hata yapabilirdik,doğal bir şeydi bu değil mi?O zaman bu doğal olarak yapılmış hataların,ileride yüze seri darbelerle vurulmasının ne gibi bir manası vardır?Nasıl bir hazdır bu?Pehh..Ulan adı üzerinde be “geçmiş”..Geçmiş artık işte,anlasana,geçmiş,bitmiş,olmuş,ölmüş,yapmış,etmiş vs..Yok,geri dönmenin çaresi yok,var mı boşa giden saniyeleri dondurup,kötü günler için çözüp kullanıma sunan A sınıfı elektrik harcayan bir buzdolabı?Yok..
Üstad Necip Fazıl şöyle demiş efendim; Ben geçmişi çöpe attım.Çöpü karıştıran da kedidir,köpektir.Diyeceksin ki bu mudur yani geçmişten soyutlanmanın yolu,sihirli “abra-kadabra” sözcükleri bunlar mıdır?Değildir tabi..Bu lafı diyebiliyorsan,asıl yapman gereken,gerçekten geçmişi çöpe atmak,hem de Çöp Kamyonunun her gece saat 23:00 da sokağınıza geldiğini bilmekteyken tam 22:59 da çöpü atmaktır,yani geri dönüşü olmayan bir eylem olmalı..Üstad öyle mi yapmıştır,yapmamış mıdır onu bilmem..
Başkalarının hatalarını öğrenmeyi seviyoruz yahu,o hatalardan konuşmayı..Mesela hata yapan kişiyle bir konu hakkında konuşurken,sıkıştığımız yerde en aşağılık bir şekilde,”sen de şöyle şöyle yapmıştın” diyerek karşı tarafa art arda atılan yumrukların verdiği rahatlıkla,köşemize gidip,diğer raunda hazırlanıyoruz.Tabi karşı taraf ayılabilirse bir daha!Bu ne pis birşeydir,bu ne köpekçe bir davranıştır!Yahu hangi insan ömrü boyunca,pişman olduğu,bu hatayı yaptığı güne,günde yüzlerce kez lanet ettiği bir hatanın karşısına çıkarılmasından hoşlanır?
Bir düşün,sen böyle bir şey yaptın mı?Yaptıysan,acı biber sür ağzına,kendine kız,bir daha düşün,yapma bir daha!Ne sana yararı var,ne karşı tarafa..Sana yararı yok,çünkü karşı tarafı ezmenin verdiği anlık orgazm mutluluğu kısa sürecektir emin ol buna,ona yararı yok,sen orgazm olurkene,o acıların en büyüğünü yaşadı.
Kalp kırmak,laf giydirmek,adamı soluksuz bırakmak işin kolay olanı,ve düşün ki yaptın bunu..Eee noldu ki,al işte,dünyaya bir serseri kırık kalp daha hediye ettin,Mutlu musun?
Sürçü Lisanlarım Kaçacak Yer Aramaktadır
Beğendiğine sevindim Barış,görüşmek üzere : )
Çok haklı bir yazı. Ayrıca böylesi güzel bir dille anlatılması da cabası.
Bu konunun beni gerçekten üzdüğü ve yaraladığı zamanlar olmuştur.
Özellikle Necip Fazıl’ın sözü her zaman kulağıma küpe olacaktır.
Bundan sonra geçmiş karıştıranlara söyleyecek sözüm var.
Teşekkür ederim.
sürçü lisanların kulağımıza küpe olsun
bugün ilk defa giriyorum çok hoşuma gitti güzel hoş yazılar ve konular
Gerçektende işin zor tarafı başkasının yaptuğı hatayı gizlemektir yüzüne vurmak hayvanlara bile yakışmayan bir davranıştırki en fazla 5 dakika ömrü vardır bu davranışın.Sonra sende yaptığının nasıl bir HATA olguğunu anlar ve pişman olursun elbet ama Geçmiştir zaman laf ağızdan çıkmıştır birkere.
Şimdi o hatada senin hanene yazıldı ve yine böyle bir olay karşısında gün yüzüne çıkacak biri sana sende böyle yaptun ama diyecek tıpkı senin gibi
sewerek takip ediyorum güzel hoş yazılar 🙂