Bundan 6 sene evvel Tavşan Besleyeceklere Tavsiyeler diye bir yazı karalamıştım. 300 yorum yapılmış yazıya, bir o kadar da iletişim bölümünden e-posta aldım. Tavşan uzmanı falan değilim ama arada çok uçuk sorular da gelmeye başladı, yazıyı öyle bir üslupta yazmışım ki ne sorsak bilir algısı oluşturdum sanırım. Şöyle sorular geldi bak e-postayla, abartmıyorum, hepsi posta hesabımda duruyor;
Soru: “Abi benim tavşan sıçarken çığlık atıyor, sence ne demek?”
Cevabım: Sıçarken çığlık atan bir tavşanın varsa tv’ye çık, haber kanallarını falan ara, çok fantastik birşey lan bu. Sıçarken çığlık atmak.
Soru: “Merhaba, tavşanım çok az uyuyor, ne yapmalıyım?
Cevabım: “Kahveyi azaltsın…”
Soru: “Benim tavşanım hep ishal, ne yapayım?”
Cevabım: “Hep ishal tavşan olmaz, taşa oturtma hayvanı, her yediğini de hayvana verme.”
Soru: “Selam Hollanda Lop tavşanım var, ekte fotoğrafını gönderdim. Kaç para eder bu?”
Cevabım: “Fotoğrafa göre vuruğu yok, full + full gözüküyor, boyası da metalik gri olsaydı 1000 TL’den satardın ama bu 800 eder… Len tacir miyim ben, bi git.”
Böyle absürt sorular da geldi aga.
Neyse, bir de kedi besleyeceklere tavsiyeler diye yazı yazayım dedim, internette eminim bir sürü kaynak vardır da, bir de ben anlatayım.
Öncelikle bir canlı sahipleniyorsun, bunun farkına var. Kediyi sahiplenemezsin, birlikte yaşarsın anca diyenleri siktir et. Kedi sahiplenir, ileride daha da açıcam bu konuyu. Bak, bir canlı sahipleniyorsun, sana alışacak olan bir canlı. Evine alıştıracağın, sokağa bıraktığında, terk ettiğinde adapte olana kadar zarar görecek bir canlı. Lütfen iyi düşün.
Düşündün ve sahiplendin. Hadi hayırlı olsun genç. Başlayalım!
İlk soru her evcil hayvanda olduğu üzere tuvalet eğitimidir. Kedi tuvalet eğitimini en çabuk öğrenen hayvan, şanslısın.
İç güdüsel olarak kedi kakasını-sidiğini saklamak ister. Eşeleyebileceği bir yer arar. Bir kedi tuvaleti al, 30 TL’den başlar otomatik kedi tuvaleti gibi fantastik ürünlerle 917 TL’ye kadar gider. Bütçene göre ayarla işte. Hayatımdaki en büyük lüks sular kesildiğinde bakkaldan aldığın 5 litrelik Erikli suyla kıçımı yıkamamdır. Bu sebeple ben bütçeme göre 40 TL’lik bir kedi tuvaleti aldım, 5 TL’ye de kumunu elemek için kullanacağım küreğini aldım. Etti 45 TL. Bir de kum alman lazım. Migros’ta 7 TL. Ama kum yerine kokuyu hapseden kristal şeklindeki kedi kumlarından tavsiye ederim.
Her gün kumun içerisinden kakayı, kristalin emdiği sidiği kürekle alman gerekir. Koku hoş değil aga.
Kedi ilk kez eve geldi, yemeğini yedi, suyunu içti ve birden odada aranmaya başladı. Hah işte o sırada kediyi tutup tuvalete bırak, kendiliğinden oraya yapacak ve kokusunu bıraktığı için ilerki zamanlarda da hep oraya yapacak. Bu kadar, gerçekten bu kadar kolay.
İlk seferde kedinin davranışını anlamamış olabilirsin, baktın halıya kanepeye sıçmış-işemiş, dövme-kızma. Çamaşır suyuyla ıslattığın bezle iyice sil orayı ki kokusunu alamasın. Sonra al kediyi tuvalete koy, oranın yumuşak olduğunu anlasın, göreceksin ki en fazla 3. seferde alışacak.
İkinci konuya geçeyim; beslenme. Doğası gereği kedi etçil. Lakin bu kedilerde de insanlara özgü bir damak tadı var sanırım. Benim kedi patates kızartması, patates cipsi, maydanoz, üzüm de yiyor. Patates kızartması yemesine hastayım aga. Kırk yıllık fast-food çocuğu gibi götürüyor. Doritos’un daha paketini açarken “bana da vercen di mi len?” bakışlarıyla pakete kitleniyor. Dile gelse, “bi bardak ta kola koysana lan içim kıyıldı” diyecek, hissediyorum bunu.
Sürekli aynı besini almayı sevmez kedi. Yalnız şunu da göz önünde bulundur; ne kadar farklı şey tattırırsan o kadar seçici olur. Hep kuru mama verirsen, hep kuru mamayı afiyetle yer. Tavır yapıp kebabçıdan adana sipariş etmez. Onu yer. Ama “aman benim kedimin çükü şişmesin, kaz ciğeri de yesin, pirzola da yesin” gibi amaçla bir kediden Vedat Milör yaratmaya çalışırsan seçici olur piç. Cidden seçicidirler.
Hani şu geyik var ya; fareyi yakalayan kedi fareyi yemez, öldürür sahibine gösterir diye. Hah işte, hayvanın öyle bir amacı yok. Senin verdiğin gıdalar fareden daha lezzetli olduğu için ve senin tarafından besleneceğini bildiği için fareyi yemiyor, bu kadar basit. Yoksa Yeşil Çam’ın katil “Mardinli Eşref” tiplemesi gibi öldürürken belirli etik değerlere falan bağlı değil. Bkz: Mardinli.
Bu sebeple bütçene göre kedine seçenek sun. Bir öğün kuru mama ver, bir öğün süt ürünü. Bütçen kısıtlıysa çok çeşitlendirme. Tabi ayda bir falan ciğer alıp bir kıyak yapsan kedine fena olmaz. İştahla götürür.
Ben günde 2 kez yemek veriyorum, kedim olması gerektiği kiloda. Verdikçe yer, aç diye düşünme. Ama suyunu eksik etme, suyu hep dolu olsun ve taze su olsun.
Aşı konusuna gelince, abartanlardan değilim, sadece kuduz aşısını yaptırıyorum. İç parazit aşısı yaptırmadım, yaptırmıycam da. Yediği-içtiği şeyler, gezdiği yerler belli. Hayvana kimyasal dayamaya lüzum yok.
Dış parazit için boyun yağı var. Serum tüp içerisinde, onu kullanabilirsin. 30 gün etkili birşey, ucuz. Boynundan kuyruğuna doğru, o sıvı ilacı dökücen, basit.
Kedi davranışlarına gelince. Daha evvel köpek beslediysen, köpeğinden beklediğin hiçbir davranışı bekleme kediden. Doğası böyle, siklemez havaları var. Gerçi benim kedi, başında beklemezsem yemiyor. Baya bağlı bana. Ben de prensip olarak onu siklemiyorum, sanırım bu yüzden bağlı. Eheheh.
Oyuncudur, hareket eden herşeye duyarlıdır, yakalamak ister. Bir köpek gibi bir adım sonrasını pek düşünemez. Yakalamak için duvara da çarpar, balkondan aşağı nesnenin peşinden de uçar.
Bence gerizekalılar, hatta bariz gerizekalılar.
Uyumayı pek severler. Kedim niye böyle diye düşünme. Uyur aga bu, 8 saat uykudan uyanır, şöyle bir dolanır sonra 8 saat uyuyan o değilmiş gibi len şurada da bir kıvrılayım der yine uyur.
Garip garip birden bir yere odaklanır. Odaklandığı yerler sana manasız gelecektir. Alışırsın zamanla. Bir bakarsın tavana bakıyordur. Ne görüyo orda imansız bilmiyorum. Bazen de sana bakarken, birden omzunun üstünden senin arkana doğru odaklanır. Ulan arkamda biri mi var, birşey mi var diye refleks olarak bakarsın ama hiçbir şey yoktur arkanda. Sikleme, huyu böyle. Belki de birşey görüyor ama biz göremiyoruz.
Gelelim kedi eğitilmez konusuna. Aga kedi eğitilir, ama sınırlı tabi. Ben iki komut öğrettim bir de adını öğrettim. Kediyi yüksek lisans yaptıracak değilim amına koyyim, yeterli bence. Öğrettiğim komutlar hayır ve gel. Hayır komutunu cezalandırmayla öğrettim. Sandalyeye bağlayıp üstüne mum damlatmadım tabi. Ufacık bişi lan, kıymayın hayvana. Anlatayım, yaklaş kedi sahibi. Mesela istemediğim birşey yapıyor, masaya çıkıyor, çöpü karıştırıyor ya da istemediğim odaya giriyor diyelim. Tam bu davranışlardan birini yaparken hayır diyip kafasına kıçını vuruyorum. Tabi rövaşata çakmıyorum hayvana. Yüksek sesle hayır de ve vur. Pekişmesi 1 hafta kadar alır. Pekiştikten sonra ise rahat edersin. Hayır demen yeterlidir artık, o an ne yapıyorsa yapmaktan vazgeçer anında. Gel komutunu da mamayla öğrettim, her gel dediğimde ve tesadüfen geldiğinde kuru mama verdim ve şimdi gel demem yetiyor. Tabi komutu unutmasın diye arada yine gel diyip mama veriyorum. Adına da zamanla alışıyor. İşin güzel kısmı, senin sesine de alışıyor. Benim ev tek katlı bahçeli. İşe giderken dışarı salıyorum kedimi, akşam geldiğimde kapı önünde bekliyor beni, kapı önünde yoksa da adını söylüyorum bahçede fıtı-fıtı çıkıp geliyor. Dedim acaba adı söylendiği için mi sadece, bir gün arkadaşıma söyledim sen seslensene diye, saklandım ben, gelmedi arkadaşın sesine. Saklandığım yerden çıkıp ben seslendim, geldi. Sevindim, eheh.
Kediyle beraber yatmak iyidir,hoştur da tüy sorunu ve ezme sorunu var. Bir gece yarısı kedinin ciyaklamasıyla uyandıydım. Anasını sikiyim n’oluyo diye altıma ederek uyandım. Bu böğrüme girmiş uyuren, üstüne doğru dönmüşüm uykumda. Aman dikkat et buna, üzülürsün.
Kedi sahibi olduktan sonra yapmaman gerekenleri de yazayım:
Bak genç, her gün sosyal medyada kedinin fotoğralarını paylaşma, milletin kafasını sikmeye hakkın yok. Evcil hayvanına tapanları sevmiyorum ve sevmeyen de çok kişi var. Hayvan lan bu, kedi seni bu kadar sevmiyo, emin ol. Ortak bir evi paylaşıcan altı-üstü. Her yerde kedinden bahsetme, daraltma insanları. Kedi-kahve-kitap üçlemesiyle fotoğraf çektirirsen de Garfield’in laneti üzerine olsun.
Aklıma yeni şeyler gelirse eklerim.
Ahaha çok iyi ya
Yaziniz guzel fakat kufurlu yazmasaydiniz daha iyi olurdu.
Kufur her ne kadar havali gozuksede iticidir. sizin karakterinizi yansitir. Acık vermis olursunuz.
Kolay gelsin.
Yazilarinizin devamını dilerim.
Güzel bir yazı olmuş kişinin bir canlı’nın sorumluluğunu alacağını bilmesi çok önemli herhangi bir eşya değil bu hayvanlar
süpersin kardeş,devamını da bekliyorum şahsım adına.. ve bil ki böyle kafada bir sürü adam var yalnız değilsin:)