Üniversite öğrenciliğim boyunca Erasmus olayını saymassam yurtta kalmadım.4 ev değiştirmişim. Belki kalan hayatımda bu kadar ev değiştirmiycem ama üni hayatına 4 tane sığdı.
Her üniversite öğrencisinin zihninde “öğrenci evi” kavramı büyük yer kaplar.Strateji genelde şudur ; “Olm ilk sene yurtta takılırım, bi kaç kafa dengi buldum mu, hoppp eveee” ..
Böyle işler bu süreç..
Öğrenciye ev vermeme sorunsalının başlangıç tarihinin üniversitelerin kurulmasıyla başladığını söylemek yanlış olmaz sanırım.
Sancılık-sıkıntılı-sivilce çıkartıcı bir dönemdir.
Her ev sahibinin gönlünde, kiracı olarak “aile” yatar, öğrenci değil.. Ev sahipleri için öğrenciye ev vermemenin geçerli nedenleri ;
- Kiranın zamanında alınacağı müphemdir.
- Evin demirbaşlarının korunacağı muallaktadır.
- Ulusal Öğrenci Evi Veri Tabanına göre, öğrencilerin komşulara rahatsızlık verme ihtimali %60’ın üzerindedir.
Öğrencilerin Ev Sahiplerinden ev dilenmelerinin haklı nedenleri ;
- Yurtların hiç bir zaman öğrenci kapasitesine yetmemesi
- Yetse bile daha iyi bir yerde barınma istemi
- Yurdun insan bezdiren kurallarından kurtulma istekleri
- Kısaca insanca yaşam..
İki tarafın da istekleri farklı, ama bu öğrenciler bi yerde barınacak aga,bi çözüm şart.
Sitenin bakkalıyla konuştum evvelsi gün, adam evini öğrenciye kiraya veriyor Giresun’da..Evin salonunu lambiri döşetmiş.Öğrenciler gittikten sonra bi bakıyım eve demiş.Salonda, duvardaki tüm lambiriler kayıp, tek tek söküp yakmış öğrenciler sobada : )
Aga şimdi bu adam bir daha öğrenciye ev verir mi? Bu adam bana anlattığı bu olayı en azından 50 kişiye daha anlatmıştır.Anlatılanlar da başkalarına.Böyle böyle öğrencilerin kötü ünü artıyor.
E peki hepimiz mi böyleyiz?
Öğrenciye ev vermek istemeyen ev sahiplerinin çocuklarına kim ev vericek peki?
Nerden baksan sıkıntılı bir durum..
Şehrin öğrenci kapasitesi 10.000’se devlet yurdu bunun ancak 4000’ini karşılar. Kalan 6000 öğrenci bankta mı yatıcak?
Kalan 6000’lik kısım da şöyle barınıyor ;
Özel Yurtlar, Cemaat Yurtları, Cemaat Evleri, Evler..
Öğrenci, öğrenci evine alıştıktan sonra, tatillerde kendi evine gittiğinde, öğrenci evindeki kadar rahat olamaz.
Öğrenci evinin kendine has kuralları, sınırsız kullanım özgürlüğü,dağınıklık,kirletme özgürlüğü, kirlettikten sonra temizlememe özgürlüğü aile evine gidildiğinde burunda tüter..
Aile evinde gece 3’te cigaranı yakıp kahveni salonda içemezsin, döktüğün çayı ertesi gün temizleme lüksün yoktur.Örnekler,öğrenci sayısı kadar çoğaltılabilir..
Geçti-gitti o dönemler, eminim bir daha böyle özgür bir ortamı yaşayamam, her şey zamanında güzel. 30’lu yaşlarındaki adamlar aynı evde yaşasın, adı bekar evi olur, öğrenci evi değil : ) Her şey zamanında güzel..
Üniversite pıtırcıklarına söylüyorum, 6 ay da olsa yaşayın bu deneyimi..
herşeyiyle üniversite başka bi alem
İyimser kardeşimiz son derece haklı. Mümkünse memlekette okuyun. ev arkadaşlığı karı koca hayatıdır. Dikkat edilmesi gereken çok fazla husus var dır. Gençlik çağda bunun farkına varamıyorsunuz. Çok şükür benim öyle bir derdim olmadı ama……. Yalnız arkadaşlar her sıkıntıya rağmen sabahlara kadar oynanan batağın tadı başkaydı değil mi?
vay ATAunili filolog arkadaşım da bizdenmiş valla ne diyeyim uzak arkadaşım ve filolog arkadaşım o kadar güzel anlatmışlar ki sanki benimle yaşamışlar gibi ne ev sahibi ne komşudur problem olan onlar kapanan kapıların ardında kalmışlardır önemli olan evi paylaştığın aileM dediğin insanlardır asıl onnlarda problem varsa yaz KIŞ demeden düşersin ev aramaya
Benden tavsiye hazırlanan arkadaşlarım gerek değil evinizin bulunduğu ilde okuyun hayatı öğrenmek boşverin öğrenmeseniz daha iyi olur götürüsü getirisinden çok daha fazla çünkü
selametle…
benim atauni de dördüncü yılım. daha bir yılım var.malum hazırlık okudum.haliyle bir çok deneyimim var.önce devlet yurdunda açtım gözümü.üstelik çevremde ilk okuyan ben olunca o manzarayı gördüğümde kaçmak istedim.daha sonra yarı özel yurt ve şimdi ev…zor da olsa üç yılı böyle tamamladım.artık evdeyim.rahatlığına diyeceğim yok.ama doğuda insanlar ( onların düşünemeyenleri) öğrenciye kazık atmayla yol katedeceklerini zannediyorlar.bi önceki ev sahibimiz de böyle idi.çok şükür yüzümüz gülüyo şimdi.sorsan hepsinin çocuğu vardır.ama hepsinin vicdanı olduğuna ben inanmıyorum.inanın çıktığım evde çok emeğim var.o evi yaşanabilir hale getirdik.tabi kıymet bilene.sadece ev sahibi, komşu değil dert;bir de aynı evi paylaşmaya çalıştığın insanın da vicdanı olması lazım.gurbette okumak isteyenler ya herşeyi göze alıp gidecekler ya da memleketlerinde okuyacaklar.üniversiteye sadece kapak atmak yetmiyo.HAZIRLANANLARA DUYRULUR……
ewet öğenciyken bi çok mekanın içinde bulunmak hayata bakış açınızı değiştiriyo ; ama sana bi şeyler kazandırdığı gibi senden de alıp götürüyor … her şeye rağmen öğrenci olmak we öğrenciyken kiracı olmak çok güzel… iki ew değiştirdim iki farklı ew sahibi ;biri daha kira günü gelmeden tlfona sarılan we saaatin sabahın 7 si olmasını takmadan seni ararken ;diğeri ise aaman yavrum para sorun deil tek istediğim komşuları rahatsız etmeyin isterseniz de ewin sayınısını artırın sorun deil benim için (tabi bunu sölerken sayı atışı ile kira artışı söz konusu deil -sanırım türünün son örneklerinden biri olan bi ew sahibi -) demişti . uzun lafın kısası öğretyo ewler sana iyinin ne kaadar iyi olabileceğini ,kötünün ne kadar kötü olabilceğini we bi de arada kalmışların aslında hiç bir zaman war olmadıklarını …
Bunların benzerlerini öğrenciyken ben de yaşadım (Van’da) . Okul bittikten sonra bekar bir öğretmenken İstanbul’da da aynı şeyler devam etti. Hatta ve hatta şimdi evliyim, eşim de öğretmen. Bazı ev sahipleri çift maaşlı olduğumuz için kirada benzer uygulama yapıyorlar; ”Nasıl olsa sizin gücünüz yeter.” diye. İyi ki bakkallar (çift maaşlı olduğumuz için) gıda maddelerini iki kat fiyatla satmıyorlar .
kahrolsun ev sahipleri… Evleri kiraya vermeyip evde kalacak olan kişi sayısına göre hesap yapan ve arkasından da size sorun olmaz siz çok kişi bölüşüyorsunuz kirayı ama evli adam öyle mi saçmalığını savuran ve kendince vicdanını hafifleten kalleşler… ev sahibi 200 lira etmeyen evine kışın soğukta dışarıda kalmış olan öğrenciye ayak üstü 300 liraya itelerse kimse kusura bakmasın ama o evden çıkılırken gereken de yapılmıştır. aradaki fiyat bir şekilde kapatılacaktır… ben üç ev değiştirdim. iki evi de evden çıkmadan önce yemin ederim ki badana yaptım da çıktım. Hem ev sahibim bana duacıdır ve hem de ben onlara. ancak bahsi geçen kahrolasıca ev sahibi kışın evden çıkmak zorunda kaldığımız sırada evini kısa bir süreliğine tutmamız gereken şahısıtr. evet ardaki fiyat farkını fazlasıyla kapatmış olmayı kendimce gururla anlatıyorum ki bu adam şubat tatilinde memlekete döndükten sonra evin elektiriğini ve suyunu kapatarak sözüm ona güvenlik önlemi almıştır. ancakkapanan elektirik yüzünden buzdolab erimiş ve buzlukta olan tüm gıdalar leşten beter bir koku salmıştır… halıların üzerindeki sudan bahsetmiyorum bile. ayrıca suyu kapattığı için de tüm tesisat sonmuş belli bir süre susuz yaşanmıştır ki sonra açtırmak için çağrılan tesisatçının parası da cebimizden çıkmıştır. çünkü ev sahibi kendisinin kapattığını inkar etmektedir………. şimdi ben bu evden çıkarken neler yapmalıydım………
Tekrar öğrenci olmak istiyorum bu yazıyı okuduktan sonra mümkünse.
Türkiye’de herhalde en kötü ev sahipleri Van’dadır. Hacı.. Ünlüdür. Kirayı vermediğimiz için elektriğimizi kesenler, merdiven boşluğunda nöbet tutarak eve geldiğimizde yakalamaya çalışanlar, eve geç gelindiğinde kızıp bağıranlar, ayda bir evi denetlemeye gelenler, ne bu mutfağın hali kızım, tepside çay, o tepside fırında diyenler.. Halbuki bilmezler tüpün bttiğini, burs zamanına daha çok olduğunu, elektrikle çalışan sobanın içine anca tepsinin girdiğni ve çay demlemenin tek yolunun o tepsi ve fırın olduğunu.. Güzel şeydi öğrencilik özledim yine 🙂
Evde kalmak güzel mi belki buradan üniversite pıtırcıklarına sesleniyorum ailenizin yanında okuyun olmadımı ilk sene dişinizi sıkın ikinci sene yatay geçiş yapın ve ailenizin yanında okuyun
lambirileri söküp sobada yakmak!! bu kadarını duymamıştım! biz ikinci sınıfta kaldığımız evden ayrılırken balkon kapı kollarını kapılar düzgün kapanmıo die deiştirip çıkmıştık be! ne ii çocuklarız yaa :))
yalnız ev sahiplerinin bir kısmı öğrenciye ev kiralamayı avantajlı da bulmaktadır. şöyle ki normal şartlarda 400 liraya kiraya vereceği evi iki kişi kalacak öğrencilere en az 500, üç kişiyse en az 600 liraya kiralayabilir. adamlar bir öğrenci ayda 200-250 verir die düşünüo çünkü!
öğrencilik hayatımda farklı deneyimler yaşadım ben de. ilk yıl yurt, diğer iki yıl ev, bu sonuncu yıl da apart hayatı :)) güzel oluo güzel.. deişik deişik ortamlar keyiflidir. ayrıca tebdili mekanda ferahlık vardır.