Vize Oturum İzni Pasaport ve Elçilikler

Eylül ayından itibaren 5 aylığına yurt dışında okumak gibi bir ihtimalim var.Bunun için Ankara’da bir büyük elçilikten oturum izni alma girişimlerim(iz) oldu..Off anam,o ne prosedürmüş,bu ne yaman iş,bu ne manasız mücadeleymiş be!

Tüm aşamaları yazıyorum,yazıyorum ki,bundan sonra vize-oturum izni alacaklar için bir kolaylık olsun,bizim gibi Ankara’da 1 hafta sürünmeyin..

Eğer bir elçilikten vize-oturum izni almayı kafaya koymuşsanız,önce kendinize şu soruyu sorun “ben sabırlı biri miyim” “ben ne kadar sabırlı biriyim” “eğer beni delirtirlerse cinayet işler miyim?” “tanıdığım iyi bir avukat var mı?” bu sorulara verdiğiniz yanıtlara göre vize alma işlemleriniz uzayabilir,kısabilir,ya da hiç alamazsınız…!

Büyük elçiliğe gidiyorsanız,şunu bilin ki,kendi ülkenizde “it” muamelesi göreceksiniz.Elçilik görevlisi çoğu zaman yüzünüze bile bakmıyacak,sabır sınıyan sorular soracak,“küçük dağları,büyük tepeleri,serin yaylaları,ılık ılık akan dereleri ben yarattım havasında olacak,ibresi 180’e vurmuş bir şekilde biri olacak”

Uluslararası Hukuk gereği elçilik binaları o ülkenin toprağı sayılıyor ya,bunlarda da bir hava bir hava..Benim topraaam burası,aaazının orta yerine de zıçarım,yüzüne de bakmam,kalbini de kırarım diye düşünüyolar sanırım..

Oturum izni almaya çalıştığım ülkeyi burdan açıklamıycam,neme lazım,olur bir de dava açar bunlar bana,cem yılmaz’ın dediği gibi şöyle bir açıklama gelebilir onlardan “tam da ülkemizi istediğimiz noktaya getirmiştik ki,bu talihsiz site ve yazıyla  karşılaştık” 😀

Vize başvuru saatleri sabah 10-12 arası,yalnızca 2 saat,yani bir belgen eksikse,Gaziosmanpaşa’dasın zati,tamamlayıp getiriyim desen olmuyo,yarına kalıyor iş.Ha bir de pazartesi-perşembe arası sadece başvuru..

İlk 2 gün elçilik binasından dahi giremedik.Dışarıda bir kameralı hoparlör var.Elçilik görevlisi ev sahibi,ben apartmanın kapıcısı modunda hoparlörden iletişim kurduk..Emrah efendi,ordan 2 ekmek 1 süt,1 Sabah,bir de Posta gazetesi modunda muamele gördük!Hay Allah belanızı vere tekrardan! (dur ya bela okımıyım,halam ne demişti tam olarak,hahh şey,sevgiyle kalın!!!)

Perşembe son başvuru günüydü,o günde olmadı,kaldı pazartesiye.Dayanamadım,ayrıldım ankaradan,çanakkaleye döndüm.Hırs yaptım,o kadar masraf yaptım,alıcam ulannnn,alıcam,sen mi büyüksün Ankara,ben mi büyüğüm dedim..P.tesi tekrar Ankara’ya gittim,Kızılay’dan taksiye bindim diğer Erasmus arkadaşlarıyla beraber.Emin adımlarla elçiliğe gittik,zilini çaldık elçiliğin,sonra saklandık bi köşeye..Huauhaua tabi ki böyle olmadı,robotik bir ses,efendimm dedi!Hay efendini yiyyim senin dedim içimden,5 günden beri geliyoruz ulan,tanımadın mı sesten eşşşoğlu dedim,tabi gene içimden..Dedim vize için geldik,zaaarttt diye bir sesin sonrası kapı açıldı.İçeri girdik.Belgeleri teslim ettik ve “işte oldu” diyerekten sevinç gösterileriyle elçilikten ayrıldık.Ohşsss

Her ülkeden ülkeye göre istenen belgeler değişebilir ama,çoğu aynı şeyi istiyor.Size bir liste çıkarıyım,kolaylık olsun..

Vize-oturum izni için İstenen Belgeler;

1-İlgili ülkenin web sitesindeki formları dikkatlice doldurun.

2-Arka fonu beyaz fotoğraf çektirin.

3-Elçiliğin istediği vize ücretini yatırın.Genelde Gaziosmanpaşadaki banka şubelerine yatırın diyorlar.

4-Seyahat sağlık sigortası yaptırın.30000 Euro Kapsamlı.Bunu yaptırmanın en kolay yolu da şudur.Ulus’taki Anafartalar İş Bankası şubesi var.Posta Caddesi üzerinde.Hah işte,bankanın ikinci katında Anadolu Sigorta var.Orda Gülşah Hanım vardı sanursam,hemen hallediyorlar 1 saat bile sürmüyor.Sigorta Poliçesinin fotokopisini verin elçiliğe.

5-Eğer kendi geliriniz yoksa,teminat amaçlı,babanızın ananızın maaş bordrosu,ingilizce açıklamalı,eğer esnaf falansa,son 6 aydaki hesap hareketlerini gösteren bir banka cüzdanı.

6-Pasaportunuzun kimlik bilgisi yazan sayfalarının fotokopisi,yani ilk 3 sayfa,bir de en arka sayfa.Her sayfanın altına ad-soyad yazıp,imzalayın.

7-Eğer Erasmus öğrencisiyseniz,size anlaşma yaptığınız üni tarafından gönderilen “Letter of Acceptance” mektubunu ekleyin..

8-En kısa yoldan Gaziosmanpaşa’ya gitmek için,eğer otobüsle AŞTİ’de indiyseniz,hemen Ankaray’a binin,Kızılay’da inin.Güvenpark’ın önünden 112 Gaziosmanpaşa otobüsüne binin,durun hemen binmeyin,Güvenparkta taze sıkılmış portakal suyu alın öyle binin 😀

9-Peygamber sabrı edinin.Nasıl edinirsiniz bilmiyorum.Bunu da Ankara Kocatepe camiinden,Allah’a yalvararak edinebilirsiniz.

10-Fazladan para alın yanınıza,Ankara’da paranın nası gittiğini anlamıyorsunuz.

Liste bu kadar işte..Bu vize başvurusunun size kazandıracağı şeylerin listesini de veriyorum;

1-En önemlisi; Türk’ün Türk’ten başka dostu olmadığını anlıyorsunuz.

2-La havle vela kuvvete duasını pek çok kez yaparaktan,itikadlı bir bünyeye sahip oluyorsunuz.

3-Arada 10 cm kalınlığında cam varken,“ulan acaba ben bunu kırabilip bi de görevliye kafa atabilir miyim” gibi çeşitli psikopat eylemler geçiriyorsunuz kafadan!

4-Sabır denen şeyin kelime manasını tam anlamıyla öğreniyorsunuz.

5-Gaziosmanpaşa ve Çankaya’yı iyice tanıyorsunuz.Hayatınızda görmediğiniz kadar yeşil plakalı araç görüyorsunuz.Vay anası herkes çok zengin,bi ben fakirim diye aşşaalık kompleksine kapılıyorsun

Gördüklerim,tecrübelerim bunlar,faydası olur umarım..

Elçiye zeval olmazmış,ama elçiliğe zeval olsa keşke 😀 Kelle isterük kelleeee